top of page
Search

Waldorf Yuvalarının Temelleri- Sevgi ve İçtenlik

Sevgi dolu ve içten bir atmosferde yaşayan ve çevrelerinde taklit edebilecekleri iyi örnekler bulunan çocuklar, kendilerine uygun bir ortamda yaşıyorlar demektir.” (Rudolf Steiner, Çocuğun Eğitimi)


Çocuklar masanın etrafına oturmuş onlara içtenlik ve sevgiyle yaklaşan eğitmenlerini dinliyorlar.

Sevgi ve içtenlik, erken çocukluk eğitimine yönelik herhangi bir sistemsel yaklaşımdan daha fazla gelişimin temelini oluşturur. Bu nitelikler, yetişkin ve çocuk arasındaki jestlerde, çocukların birbirlerine karşı davranışlarında ve yuva yetişkinleri arasındaki sosyal ilişkilerde kendini gösterir. Başka bir deyişle bu nitelikler, erken çocukluk eğitiminin sosyal yapısını oluştururlar. Rudolf Steiner, ilk Waldorf yuvasının sınıflarını ziyaret ettiğinde, yuva çocuklarına "Öğretmeninizi seviyor musunuz?"sorusunu sormasıyla bilinirdi.


Bizlerin de Waldorf okul öncesi eğitimcileri olarak kendimize sorabileceğimiz sorular şunları içerir:


- Atmosferde sevgi ve içtenlik hissediliyor mu?

- Sevgi ve içtenlik yetişkin ve çocuk arasında jestlerle nasıl yansıtılıyor?

- Sevgi ve içtenlik çocukların birbirlerine karşı davranışlarında nasıl ifade buluyor?

- Çocuklara bakım veren yetişkinler arasındaki sosyal ilişkiler nasıl?


Gün içinde belki daha az fark edilir; ancak büyük öneme sahip olan şey sınıf dışında meslektaşlarla, ebeveynlerle ve geniş toplulukla ilişkilerde de aynı sevgi ve içtenlik niteliğinin bulunmasıdır:

- Yuva eğitmenleri ile ebeveynler arasındaki ilişkiler nasıl?

- Yuva gruplarındaki diğer meslektaşlar ve yuvadaki diğer çalışanlarla ilişkiler nasıldır?

- Herhangi bir çatışma durumu nasıl karşılanıyor? Çocuklar, sevgi, sıcaklık ve destek sunan bir topluluk tarafından kuşatılıyorlar mı?

Tüm bu sorular yuva ortamında sevgi ve içtenliği sunabilmemiz için bize yol gösteriyor.



Çeviren: Candan Çalışkan


 
 
 

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating

© 2024, Kumkurdu Anaokulu

  • White Instagram Icon
bottom of page